Eleanor D'de İlk Gece - 06 Haziran 2014 Bir gün önce yatağımda keyif yapıyorken, bir gün sonrasında son model bir Mercedes ile Amsterdam sokaklarında ilerliyorum, 4 saati bulan sıkıcı ve uyuklayarak geçirdiğim uçuşun ardından, tüm gövdesi pas tutmuş bu gemiye ulaştım. 3. kaptanın karşılamasıyla oturuyoruz gemi ofisine, sıcak ve samimi bir sohbetin ardından ilk izlenimlerim sonucu tamam dedim, adamımı buldum ben, fakat geminin her yerinde küçük sarı stickerlarda yazan bir not var aynen şöyle yazıyor, Götürüyorum yazan: bok. Bilmem anlatabildim mi? Bu koku da ne böyle ! 6 ay boyunca burada burnumu tutarak dolaştığım bir görüntü canlanıyor kafamda. Kabus! Gemiye şöyle bir baktığımda hiç temizlik yapılmadığını farkettim, açıkcası bu yaşam mahallini söküp yerine yenisini koymadıkları sürece düzelebileceğine de pek inanmıyorum. Bir dal sigaranın ömrü bu satırları yazmaya ancak yetti, şimdi bu leş gibi kamarada uyumaya çalışacağım, yarın biz denizcilerin deyimiyle Red Light D...
10 ocak 2010 !!!FAM I L I ES ON BOARD!!! Bugün geride biraktigimiz 24 günün en ama en anlamlisiydi. En duygu yüklüsü en zoru…cünkü bugün aileler derince limaninda gemiye ziyarete geldiler. Evi istanbulda olanlar aksamlari evlerinde kalmaya gittiler ben ise cesaret edemedim…Zaten gemiye yeni yeni alismisim eve gidersem dönememekten korktum gerci,dönerdim dönmesine ama her seyi basa sarmis olurdum… alistigim o düzenden hazir uzaklasmayi basarmisken tekrar daha 1 ay bile dolmadan dönüp sikinti cekmeye cesaret edemedim. Ama ailem geldi…Nasil anlatsam yazsam bilemiyorum ki… tarif edemem o duyguyu… yillardir kapinizin önünde görmeye alisik oldugunuz araba liman kapisindan iceri giriyor ve size dogru geliyor. Cocuklar gibi heyecanlanip mutlu olmamak elde degil. Daha ailem arabadan inmeden arabanin yanina gidiyorum uzun uzun sariliyorum babama anneme kardesime…onlar icin temizleyip toparladigim kamaramda birtek bi yatagimin üzerinde agirliyorum ailemi… annem elimi birakmiyor… normal bir seymis...
5.5 aylık seferim boyunca tuttuğum günlük notlarını yazmaya başlamadan önce 1 yıl içinde neler yaşadığımdan kısaca bahsetmek istiyorum, İlk zabitliğimin mide bulandıran heyecanıyla 6 aylık bir sefere çıkmış Türkiye'den katılmış ve singapur da ayrılmıştım, benim 5. gemimdi ve meslek hayatımda ilk kez beni son derece korkutan bir fırtınaya yakalanmıştık. O görüntülere buradan ulaşabilirsiniz. Neyse, işte ilk zabitliğime rağmen son derece keyifli bir 6 ay geçirmiştim. Öyle ki o seferimde pek günlük tutma ihtiyacı da hissetmedim. Ya da tutmuşta olabilirim. Hatırlayamadım şimdi. Seferden dönüşümle birlikte hemen gittim bir Harley Davidson Showroom 'una ve senelerdir hayalini kurduğum motorun üzerine oturdum. Showroom sahibi önce beni bi kışkışlamaya yeltendi fakat, gururla alacam ben bunu dedim. Pek kaile almamış görünüyordu. Biraz konuştuk üzerine, daha doğrusu konuşan bendim. Baktım adam beni pek iplemiyor sinirlendim ben de hede hödö diyip showroomdan sinirle çıktım. Ama İst...
Yorumlar
Yorum Gönder